ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİNDE 35 YAŞ KRİTERİ

Madde metnine 15 Nisan 2020’de eklene “35 yaş” kriteri, araştırma görevlilerinin ilk atamasından sonraki yeniden atamalarını da kapsıyor mu? Bir süredir bu konuda tartışma var ve özellikle kimi Üniversiteler atama süresi sonlarında otuz beş yaş kriteri nedeniyle araştırma görevlilerinin görevlerine son veriyorlar.

Bu durum yasal mı? Kanun ne diyor? Son cümleden yer alan “aynı usulle yeniden atanabilme”nin kapsamı hangi kriterler? İnceleyelim.

2547 sayılı Yükseköğretim Kurumları Kanununun 33. Maddesinin a) bendi (33/A) şu şekilde:

a) (Değişik: 12/8/1986 – KHK 260/3 md.) Araştırma görevlileri, yükseköğretim kurumlarında yapılan araştırma, inceleme ve deneylerde yardımcı olan ve yetkili organlarca verilen ilgili diğer görevleri yapan öğretim elemanıdır. (Ek cümle: 15/4/2020-7243/4 md.) Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak gerekir. Bunlar ilgili anabilim veya anasanat dalı başkanlarının önerisi, Bölüm Başkanı, Dekan, enstitü, yüksekokul veya konservatuvar müdürünün olumlu görüşü üzerine rektörün onayı ile araştırma görevlisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atanırlar; atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer. (Ek cümle: 21/4/2005 – 5335/10 md.) Bunlar aynı usulle yeniden atanabilirler.

DİLBİLGİSEL VE SEMANTİK BAKIMLARDAN

İlk bakışta, en sonda yer alan “Bunlar aynı usulle yeniden atanabilirler” hükmü bütün paragrafı kapsıyormuş gibi görünebilir. Bu durumda 35 yaş kriteri araştırma görevlisinin her yeniden atamasında ileri sürülebilir.

Oysa paragraf incelendiğinde, ilk cümlesinin herhangi bir kriter içermeyip tanım cümlesi olduğunu görüyoruz. Bu durumda, sondaki yeniden atama ifadesinin bütün paragrafı kapsaması dilbilgisel ve semantik bakımlardan uygun görünmüyor.

Son cümledeki yeniden atanma usulünün kapsamının ilk cümleden değil de ikinci cümleden itibaren oluştuğunu ileri sürmenin ise herhangi bir mantığı ya da gerekçesi ileri sürülemeyecektir.

Bu durumda geriye kalan tek seçenek, yeniden atanma usulünün kendisinden hemen önceki cümleyle doğrudan bağlantı içerisinde, sadece o cümledeki atama kriterlini ifade etmesidir.

KANUN METNİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ

İncelemeyi bir adım öteye götürüp kanun metninin oluşumunu ele aldığımızda görüyoruz ki ana metin, 12/8/1986 tarihli KHK ile değiştirilmiş.

1986 değişikliği sonrası araştırma görevliliğine atanma usulü “Bunlar ilgili anabilim veya anasanat dalı başkanlarının önerisi, Bölüm Başkanı, Dekan, enstitü, yüksekokul veya konservatuvar müdürünün olumlu görüşü üzerine rektörün onayı ile araştırma görevlisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atanırlar; atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer.” şeklinde düzenlenmiştir.

Ardından 2005 değişikliği gelir. 21/4/2005 tarihli ek cümle “Bunlar aynı usulle yeniden atanabilirler.” şeklindedir. Bu cümle, bir önceki paragrafta ele aldığımız atama usulünden hemen sonra gelir.

Bu sırada 35 yaş kriteri henüz kanun metninde yer almamaktadır. Yani aynı usulle yeniden atama hükmü yasa kumaşını üzerine giydiği sırada henüz 35 yaş kriteri ana rahmine bile düşmemiştir.

Aradan tam 15 yıl geçtikten sonra bu kez 15 Nisan 2020’de, araştırma görevlilerini tanımlayan paragraf ile araştırma görevlisi atanma kriterleri cümlelerinin tam arasına “Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak gerekir.” cümlesi eklenmiştir.

Tarihsel olarak incelendiğinde, 2005’te getirilen yeniden atama kriterinin 35 yaz cümlesiyle bağlantılı olmaksızın ve ondan 15 yıl öncesi kanuna eklendiği görülmektedir.

Bu durumda “kanun koyucunun iradesi” denen şeyin bu tarihsel gelişim kapsamında, bir önceki alt başlıkta da ifade ettiğimiz açıklamayı, yani yeniden atanma usulünün sadece kendisinden önceki cümledeki atanma kriterlerini ilgilendirdiğini doğrulamakta olduğunu görüyoruz.

OTUZ BEŞ YAŞ NEYİN KRİTERİ?

Gelelim 35 yaş kriterinin ortaya koyan cümlenin kendisine. Hatırlamak gerekirse tam olarak şu şekilde:

Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak gerekir.

Burada, 35 yaş kriterinin bir atanma kriteri değil, araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için kriter olarak belirlendiğini ve 35 yaşın sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibariyle doldurulmamış olmasının arandığını görüyoruz.

Buna göre, süreci parçalarına ayırırsak;

  1. Araştırma görevlisi adayı, başvuruda bulunacak. Bu sırada, sınavın yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olması koşulu aranacak.
  2. İkinci aşamada, yükseköğretim kurumunun araştırma görevlisinin başvurusunu kabul etme yani başka bir deyişle atama yapma usulü başlıyor. Bu usul de yürürlükteki 33/A’nın üçüncü cümlesinde belirlenmiş:
    • Anabilim veya anasanat dalı başkanı öneride bulunacak.
    • Bölüm Başkanı, Dekan, enstitü, yüksekokul veya konservatuvar müdürü olumlu görüş verecek.
    • Rektör onaylayacak.
  3. Bu arada atama usulünde süre de belirlenmiş oluyor.
    • Araştırma görevisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atama yapılacak.
    • Atama süresi sonunda görev kendiliğinden sona erecek.

Bu sürenin sonundaki yeniden atama usulünde ise 2) kısmında saydığımız usul yeniden takip edilecek.

Yoksa kanunun “yeniden atama” ile ilgilendiği husus araştırma görevlisinin yeniden sınava girmesi ya da yeniden başvuru yapması değil. Zira bunun adı yeniden atama değil yeni bir atama olurdu.

Bu durumda, otuz beş yaş kriterinin sadece ilk başvuru için geçerli olduğunu açıkça görüyoruz. Bir başka deyişle 35 YAŞ KRİTERİ, ATAMA KRİTERİ DEĞİL İLK BAŞVURU KRİTERİDİR.

Aksinin kabulü durumunda örneğin 3 kere atanacak bir araştırma görevlisinin (1 ilk atama ve 2 yeniden atama) tüm görev süresi boyunca (üç kere üçer yıldan dokuz yıl) araştırma görevliliğine devam edebilmesi için en geç 26 yaşında araştırma görevlisi kadrosuna ilk başvurusunu yapmış olması gerekecektir ki kanunun aradığı koşulun bu olduğunu söylemek olanaklı olmayacaktır.

Dahası aynı örnek üzerinden, birbirinden farklı sayıda yeniden ataması yapılacak araştırma görevlilerinin (örneğin biri 1+1=2 kere, diğeri 1+2=3 kere atanmış olsun) ilk başvuru yaşının üst sınırının farklılaşması söz konusu olacak ki kanunun aradığı koşulun bu olduğunu söylemek hiç olanaklı değil.

KANUN MADDESİNİN GEREKÇESİ

33/A hükmüne 7243 sayılı Kanunun 4. maddesi ile 15/4/2020 tarihinde eklenen 35 yaş kriterinin hangi maksatla getirildiği, Kanun teklifinin TBMM’ne sunulan Gerekçesinde net bir şekilde ifade edilmiş:

Buna göre 35 yaş kriteri, daha önce Yönetmelikte yer alan ancak söz konusu düzenlemenin Kanunla yapılması gerektiği gerekçesiyle iptal edilen “Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için ilana ilk başvuru tarihi itibariyle 35 yaşını doldurmamak kriteri”, 35 yaşın hangi tarihe denk geleceğine ilişkin bir değişiklikle kanun metnine aktarılmış. Madde gerekçesinin son cümlesi çok açık bir şekilde 35 yaş kriterinin “araştırma görevlisi kadrolarına başvurabilmek için” arandığını ifade ederek soruna açık seçik bir cevap üretmiştir.

SONUÇ OLARAK

35 yaş kriterinin, araştırma görevlileri için bir ilk başvuru koşulu olduğu, atanma kriteri değil başvuru kriteri olduğu görülmektedir.

Üniversitelerin yeniden atama süreçlerinde 35 yaş haddi gerekçesiyle atama yapmamasında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir